Türkiye’de Gezilmesi Gereken Yerler

Eren Roi
2 gün önce
11 dakikada okunur

Türkiye, tarih ve doğanın bir araya geldiği, kültürel çeşitliliğiyle her ziyaretçisine eşsiz deneyimler sunan bir ülkedir. Asya ve Avrupa’nın kesişim noktasında yer alan bu topraklar, binlerce yıllık geçmişiyle zengin bir mirasa sahiptir. Antik kalıntılardan modern şehirlere, eşsiz doğal güzelliklerden büyüleyici kıyılara kadar Türkiye, keşfedilmeyi bekleyen sayısız noktaya ev sahipliği yapar.

Türkiye’de Mutlaka Gezilmesi Gereken Yerler

İstanbul
Kapadokya
Pamukkale
Efes Antik Kenti
Antalya
Trabzon
Safranbolu
Çanakkale – Tarihin İzinde
Mardin
Van Gölü
Nemrut Dağı
Göbeklitepe
Kaşi
Datça Yarımadası
Rize
Hasankeyf
Bozcaada
İzmir

1. İstanbul

İstanbul, dünya tarihinin de en önemli şehirlerinden biridir. Asya ve Avrupa’yı birleştiren stratejik konumuyla binlerce yıllık medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Bizans, Roma ve Osmanlı gibi büyük imparatorlukların başkenti olan İstanbul, tarih ve kültür dolu bir şehirdir.İstanbul’da gezilecek yerlerşöyle sıralanabilir:

Ayasofya Camii: Bizans döneminde kilise, Osmanlı döneminde cami olarak kullanılan, günümüzde ise tekrar cami olarak ibadete açılan bu eşsiz yapı, mimarisi ve mozaikleriyle ziyaretçileri büyüler.
Topkapı Sarayı: Osmanlı İmparatorluğu’nun 400 yıl boyunca yönetim merkezi olan saray, özellikle kutsal emanetleri ve Harem bölümüyle dikkat çeker.
Sultanahmet Camii (Mavi Camii): İhtişamlı mavi çinileriyle ünlü olan bu cami, İstanbul’un simgelerinden biridir.
Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı: İstanbul’un ticaret ve kültür merkezi olan bu çarşılarda geleneksel el sanatları, baharatlar ve yerel ürünler bulunabilir.
Galata Kulesi: 14. yüzyılda inşa edilen kule, şehrin muhteşem manzarasını izlemek için ideal bir noktadır.
Boğaz Turu: İstanbul Boğazı boyunca yapılan tekne turları, hem tarihi yalıları hem de modern İstanbul’u keşfetmek için harika bir fırsattır.
Prens Adaları: Şehirden uzaklaşıp doğayla buluşmak isteyenler için bisikletle gezilebilecek ve denizin tadını çıkarabileceğiniz bir vaha.
Emirgan Korusu: Özellikle Lale Festivali sırasında rengarenk çiçekleriyle büyüleyici bir atmosfer sunar.

2. Kapadokya

Kapadokya, doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla Türkiye’nin en büyüleyici destinasyonlarından biridir. Nevşehir, Kayseri, Aksaray ve Niğde illerini kapsayan bu bölge, milyonlarca yıl önce volkanik patlamalar sonucu oluşmuş ve rüzgar ile suyun etkisiyle eşsiz bir coğrafyaya dönüşmüştür.Kapadokta turlarıile görebileceğiniz yerlerden bazıları aşağıda listelenmiştir:

Peri Bacaları: Bölgenin simgesi haline gelen bu doğal oluşumlar, Göreme, Ürgüp ve Avanos gibi yerlerde büyüleyici manzaralar sunar.
Ihlara Vadisi: Derin kanyonları, doğal yürüyüş parkurları ve içinde barındırdığı tarihi kiliseleriyle doğa ve tarih severlerin gözdesidir.
Paşabağ (Rahipler Vadisi): Kapadokya’nın en ikonik peri bacalarını görmek için ideal bir yer. Bu vadide, doğanın yüzyıllar süren etkileyici çalışmasına tanıklık edebilirsiniz.
Göreme Açık Hava Müzesi: Unesco Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu bölge, erken Hristiyanlık dönemine ait kayalara oyulmuş kiliseler ve freskleriyle dikkat çeker.
Kaymaklı ve Derinkuyu Yeraltı Şehirleri: Binlerce insanın uzun süre yaşayabileceği şekilde tasarlanmış, güvenlik ve hayatta kalma amacıyla inşa edilmiş bu yeraltı şehirleri, bölgenin tarihine ışık tutar.
Uçhisar Kalesi: Bölgenin en yüksek noktalarından biri olan bu kale, panoramik manzarasıyla ziyaretçilerine Kapadokya’yı kuşbakışı görme fırsatı sunar.

3. Pamukkale

Dünyaca ünlü doğal bir güzelliktir.Denizli’de gezilecek yerlerarasında yer alan Pamukkale’nin beyaz travertenleri, yer altından çıkan sıcak su kaynaklarının kalsiyum karbonat içeriği sayesinde oluşmuştur. Bu da bölgeye “Beyaz Cennet” lakabı kazandırmıştır. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Pamukkale, tarih ve doğanın bir arada bulunduğu eşsiz bir destinasyondur. Pamukkale’de görmeniz gereken yerler şöyledir:

Travertenler: Pamukkale’nin simgesi olan bu beyaz teraslar, sıcak su kaynaklarının bir araya gelerek oluşturduğu eşsiz doğal bir yapıdır. Ziyaretçiler, travertenlerin özel bölümlerinde yürüyebilir ve sıcak termal suların keyfini çıkarabilir.
Karahayıt Kırmızı Su: Travertenlerin biraz ötesinde yer alan Karahayıt, demir açısından zengin suları nedeniyle kırmızımsı bir renk almıştır.
Hierapolis Antik Kenti: Pamukkale’nin hemen yanında yer alan bu antik kent, Roma dönemine ait bir sağlık merkezi olarak inşa edilmiştir. Antik tiyatro, şehir kapıları ve Agora gibi yapılarıyla tarihin izlerini taşır.
Antik Havuz (Kleopatra Havuzu): Roma döneminde inşa edilmiş olan bu havuz, sıcak termal suyu ve içerisinde yüzer durumda bulunan antik kalıntılarıyla oldukça dikkat çekicidir. Ziyaretçiler, antik havuzda yüzerek tarihi ve doğayı bir arada deneyimleyebilir.

4. Efes Antik Kenti

Efes, İzmir’in Selçuk ilçesi sınırlarında yer alan ve antik dünyanın en önemli kentlerinden biri olan eşsiz bir tarihi mirastır. Antik Yunan ve Roma dönemlerine tanıklık etmiş olan Efes, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almakta ve yılda milyonlarca turist tarafından ziyaret edilmektedir. Efes hem tarih meraklıları hem de arkeoloji tutkunları içinİzmir’de gezilecek yerlerarasında ilk sıralarda yer alır. Kentin geçmişi, M.Ö. 10. yüzyıla kadar uzanır ve burada tarih boyunca Lidyalılar, Persler, Yunanlılar, Romalılar ve Bizanslılar yaşamıştır. Burada görmeniz gereken yerler şu şekildedir:

Celsus Kütüphanesi: Efes’in en ikonik yapılarından biridir. Roma dönemine ait bu kütüphane, mimarisi ve detaylı süslemeleriyle antik dönemin bilgiye verdiği değeri yansıtır. İçeride yaklaşık 12 bin parşömen saklandığı düşünülmektedir.
Büyük Tiyatro: 25 bin kişilik kapasitesiyle antik dünyanın en büyük tiyatrolarından biridir. Tiyatro, Roma döneminde gladyatör dövüşleri ve büyük toplantılar için kullanılmıştır. Günümüzde hala konser ve etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır.
Artemis Tapınağı: Antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen bu tapınak, Artemis’e adanmıştır. Günümüzde sadece bazı kalıntıları ayakta olsa da tarihi önemi büyüktür.
Yamaç Evler: Efes’in zengin halkının yaşadığı bu evler, mozaik döşemeleri ve fresklerle süslenmiş yapısıyla dönemin lüks yaşamına ışık tutar.

5. Antalya

Türkiye’nin Akdeniz kıyısında yer alan ve yıl boyunca yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrayan bir cennet köşesidir. Tarihi ve doğal güzellikleri, antik kentleri ve turkuaz renkli deniziyle ziyaretçilerine unutulmaz anılar sunar.Antalya otellerinde konaklarken aşağıda listelenen yerleri mutlaka görmelisiniz:

Kaleiçi: Antalya’nın tarihi merkezi olan Kaleiçi, Osmanlı, Roma ve Selçuklu dönemlerinden izler taşır. Dar sokakları, taş evleri ve denize açılan limanıyla büyüleyici bir atmosfer sunar.
Aspendos Antik Tiyatrosu: M.S. 2. yüzyılda inşa edilen bu tiyatro, antik dünyanın en iyi korunmuş yapılarından biridir. Günümüzde hala etkinlik ve konserlere ev sahipliği yapmaktadır.
Perge Antik Kenti: Helenistik ve Roma dönemlerine ait kalıntılarıyla ziyaretçileri geçmişe götüren bu kent, Antalya’nın en önemli arkeolojik alanlarından biridir.
Side Antik Kenti: Deniz kenarında yer alan bu antik kent, Apollon Tapınağı ve tiyatrosuyla dikkat çeker.
Düden Şelalesi: Şehir merkezine yakın bir mesafede bulunan bu şelale, yemyeşil doğası ve suyun büyüleyici sesiyle huzur dolu bir atmosfer sunar.
Olympos ve Çıralı: Hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle dikkat çeken bu bölge, doğa severler ve kampçılar için vazgeçilmezdir. Yanartaş adı verilen doğal gaz kaynağı, bölgede görülmesi gereken ilginç bir fenomendir.
Manavgat Şelalesi: Antalya’nın en ünlü doğa harikalarından biri olan Manavgat Şelalesi, serinletici bir mola vermek isteyenlerin uğrak noktasıdır.
Konyaaltı Plajı: Şehir merkezine yakınlığı ve modern olanaklarıyla popüler bir plajdır.
Lara Plajı: Altın rengi kumsalı ve berrak deniziyle dikkat çeker.
Kaputaş Plajı: Kaş yakınlarında yer alan bu plaj, turkuaz suları ve kayalık manzarasıyla Akdeniz’in en güzel plajlarından biridir.

6. Trabzon

Karadeniz’in gözde şehirlerinden biri olan Trabzon, yemyeşil doğası, tarihi yapıları ve zengin kültürel mirasıyla dikkat çeker. Özellikle yaylaları ve etkileyici manzaralarıyla doğa tutkunlarının vazgeçilmez adreslerinden biridir. Aynı zamanda, Osmanlı ve Bizans dönemlerinden kalma eserleriyle tarih severlere de unutulmaz bir deneyim sunar.Trabzon’da gezilecek yerleraşağıda listelenmiştir.

Sümela Manastırı: Trabzon’un Maçka ilçesinde sarp bir kayalığın üzerine inşa edilmiş olan Sümela Manastırı, hem dini hem de tarihi açıdan büyük bir öneme sahiptir. 4. yüzyılda inşa edilen bu yapı, mimarisi ve manzarasıyla görenleri büyüler.
Trabzon Ayasofyası: Bizans dönemine ait olan bu kilise, günümüzde cami olarak kullanılmaktadır. Fresklerle süslü iç mekan ve muhteşem mimarisiyle ziyaretçileri tarihte bir yolculuğa çıkarır.
Atatürk Köşkü: Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Trabzon ziyaretlerinde konakladığı bu köşk, zarif mimarisi ve etkileyici bahçesiyle dikkat çeker.
Uzungöl: Trabzon’un simgelerinden biri olan Uzungöl, çevresini saran dağlar ve ormanlarla kartpostalları andıran bir manzaraya sahiptir. Göl kenarında yürüyüş yapmak ve Karadeniz’in huzur dolu atmosferini hissetmek için mükemmel bir noktadır.
Sera Gölü: Şehir merkezine yakınlığıyla bilinen bu doğal göl, dingin ortamıyla ziyaretçilerine huzur verir. Gölde sandal turu yaparak manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Hıdırnebi Yaylası: Trabzon’un en popüler yaylalarından biri olan Hıdırnebi, tertemiz havası ve yeşilin her tonunu sunan doğasıyla şehirden uzaklaşmak isteyenler için harika bir kaçış noktasıdır.
Çal Mağarası: Dünyanın en uzun ikinci mağarası olarak bilinen Çal Mağarası, içinden geçen yer altı suyu ve etkileyici sarkıt-dikit oluşumlarıyla doğa harikası bir yapıdır.
Ayder Yaylası(yakın çevrede): Çam ağaçları ve termal kaynaklarıyla ünlüdür.

7. Safranbolu – Osmanlı’dan Günümüze Bir Miras

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Safranbolı, Osmanlı döneminden günümüze kadar gelen tarihi dokusunu korumayı başarmış bir kasabadır. İlçede yer alanSafranbolu otelleri, bu kasabayı gezmeniz için pek çok olanak sunar. Türk kent dokusunun en güzel örneklerinden biri olan Safranbolu, taş döşeli sokakları, tarihi konakları ve geleneksel mimarisiyle adeta bir açık hava müzesi niteliğindedir.

Safranbolu Evleri: Ahşap ve taşın mükemmel uyumuyla inşa edilen bu evler, Osmanlı şehircilik anlayışını ve geleneksel yaşam tarzını yansıtır. Yaklaşık 2000 ev koruma altına alınmıştır. Çoğu restore edilmiş ve bazıları butik otel ya da kafe olarak hizmet vermektedir.
Hıdırlık Tepesi: Safranbolu’nun panoramik manzarasını görmek için en ideal yerlerden biridir. Osmanlı döneminde askeri törenlerin yapıldığı bu tepe, günümüzde eşsiz manzarasıyla ziyaretçileri büyüler.
Cinci Han ve Hamam: 17. yüzyılda inşa edilen bu han, kervanların konaklama noktası olarak kullanılmıştır. Bugün otel ve restoran olarak hizmet vermekte olup tarihi dokusunu korumaktadır.
Tarihi Saat Kulesi: 18. yüzyılda Sadrazam İzzet Mehmet Paşa tarafından yaptırılan saat kulesi, hala çalışır durumdadır ve ziyaretçilere tarihi bir atmosfer sunar.

8. Çanakkale

Çanakkale, tarihi zenginliği ve doğal güzellikleriyle Türkiye’nin en özel şehirlerinden biridir. Bir ayağı Avrupa’da, diğer ayağı Asya’da olan bu şehir, hem antik dönemlere hem de yakın tarihe damgasını vurmuş olayların tanığıdır. Çanakkale Boğazı’nın çevrelediği bu eşsiz coğrafya, ziyaretçilerine tarihle iç içe bir deneyim sunar.Çanakkale’de gezilecek yerlerşöyledir:

Troya Antik Kenti: Homeros’un ünlü destanı İlyada’da geçen Troya, binlerce yıllık geçmişiyle tarih severlerin mutlaka görmesi gereken yerlerden biridir. Antik kentin kalıntıları arasında dolaşırken, meşhur Troya Atı’nın bir replikasını da görebilirsiniz.
Çanakkale Şehitler Abidesi: Gelibolu Yarımadası’nda yer alan bu anıt, Çanakkale Savaşı’nda hayatını kaybeden Türk askerlerini onurlandırmak için yapılmıştır. Muhteşem bir boğaz manzarasına sahip olan bu abide, milli bir sembol olarak ziyaret edilir.
57. Alay Şehitliği: Çanakkale Savaşı’nda büyük kahramanlıklar gösteren 57. Alay’a adanan bu şehitlik, tarihin hüzünlü izlerini taşır.
Kilitbahir Kalesi: Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan bu kale, Çanakkale Boğazı’nın stratejik öneme sahip noktalarından biridir. Hem tarihi hem de manzarasıyla dikkat çeker.
Gelibolu Yarımadası Milli Parkı: Çanakkale Savaşı’nın geçtiği alanları kapsayan bu milli park, tarihi ve doğal güzellikleri bir arada sunar. Anıtlar, mezarlıklar ve savaş alanlarıyla ziyaretçilere derin bir tarih bilinci kazandırır.
Bozcaada: Çanakkale’ye bağlı bu ada, tertemiz plajları, taş sokakları ve üzüm bağlarıyla tam bir huzur köşesidir. Rüzgar gülleri ve şarap üretimiyle de ünlüdür.
Gökçeada: Türkiye’nin en büyük adası olan Gökçeada, doğal güzellikleri ve sakin atmosferiyle dikkat çeker. Burada zeytin ağaçlarının gölgesinde huzurlu bir zaman geçirebilirsiniz.

9. Mardin

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en özel şehirlerinden biri olan Mardin, taş işçiliğiyle ünlü tarihi yapıları, dar sokakları ve mistik atmosferiyle ziyaretçilerini adeta bir açık hava müzesinde gezdirir. Farklı kültürlerin ve dinlerin bir arada yaşadığı bu şehir hem tarihi dokusuyla hem de benzersiz manzaralarıyla Türkiye’nin en büyüleyici destinasyonlarından biridir.Mardin otelleride buradaki birçok lokasyonu kolayca görebileceğiniz konumlarda yer alır. Görmeniz gereken yerler aşağıda listelenmiştir:

Mardin Ulu Camii: 12. yüzyılda Artuklular tarafından inşa edilen bu cami, Mardin’in en önemli dini yapılarından biridir. Zarif taş işçiliği ve tarihi minaresiyle dikkat çeker.
Deyrulzafaran Manastırı: Süryaniler için büyük öneme sahip olan bu manastır, yaklaşık 1500 yıllık bir geçmişe sahiptir. Manastır, hem dini bir merkez hem de mimarisiyle dikkat çekici bir yapıdır.
Kasımiye Medresesi: Artuklu dönemine ait olan bu medrese, muhteşem taş işçiliği ve Mezopotamya Ovası’na hakim manzarasıyla ziyaretçilerini büyüler.
Zinciriye Medresesi: Mardin’in en etkileyici yapılarından biri olan bu medrese, taş oymacılığının en güzel örneklerini sunar. Medreseden Mezopotamya Ovası’nı izlemek eşsiz bir deneyimdir.

10. Van Gölü

Van Gölü, Türkiye’nin en büyük gölü olup, doğunun göz alıcı doğal güzelliklerinden biridir. Van şehri ve çevresinde yer alan bu eşsiz doğa harikası, mavi ve turkuaz renkleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir manzara sunar. Aynı zamanda tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de dikkat çeken Van Gölü, çevresindeki birçok önemli destinasyonu barındırır.

11. Nemrut Dağı

Nemrut Dağı, Adıyaman’ın Kahta ilçesi sınırlarında yer alan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan, tarihi ve mistik bir destinasyondur. Helenistik dönemde Kommagene Krallığı tarafından yapılan bu eşsiz dağ anıtı, devasa heykelleri ve güneşin doğuşu ve batışı sırasında sunduğu büyüleyici manzaraları ile tanınır. Nemrut Dağı, tarih, doğa ve kültürün bir arada bulunduğu nadir yerlerden biridir.

12. Göbeklitepe – Tarihin Sıfır Noktası

Göbeklitepe, Şanlıurfa’da gezilecek yerler arasında en önemli lokasyonlardan biridir. İnsanlık tarihini yeniden yazdıran bir arkeolojik keşif olarak dünyaca ünlüdür. 12 bin yıl öncesine tarihlenen bu alan, dünyanın bilinen en eski tapınak kompleksi olarak kabul edilir ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır. Göbeklitepe, yerleşik hayata geçiş ve inanç sistemleri hakkında önemli ipuçları sunar.

13. Kaş – Akdeniz’in Sakin Cenneti

Kaş, Antalya’nın batısında yer alan ve Akdeniz’in eşsiz güzelliklerini yansıtan bir tatil beldesidir. Tarihi, doğası ve sakin atmosferiyle hem yerli hem de yabancı turistlerin gözde rotalarından biri olan Kaş, özellikle su sporları, dalış noktaları ve antik kalıntılarıyla dikkat çeker. Rotanız Akdeniz olduğunda veKaş otellerikonaklamalarınızda mutlaka görmeniz gereken lokasyonlar şöyle:

Antiphellos Antik Kenti: Kaş’ın antik dönemlerdeki adı olan Antiphellos, bu bölgenin tarihi kökenlerine işaret eder. Antik tiyatro, Kaş’taki en iyi korunmuş kalıntılardan biridir ve muhteşem deniz manzarasıyla ünlüdür.
Likya Yolu: Dünyanın en uzun ve en güzel trekking rotalarından biri olan Likya Yolu, Kaş’ın çevresinden geçer. Tarihi kalıntılar ve doğal güzellikler arasında yürüyüş yapmak için ideal bir noktadır.
Kekova Adası: Kaş’a yakın olan Kekova, batık şehir kalıntılarıyla ünlüdür. Teknelerle ulaşılabilen bu ada, tarih ve doğanın iç içe geçtiği etkileyici bir atmosfere sahiptir.
Kaputaş Plajı: Kaş ile Kalkan arasında yer alan bu plaj, turkuaz denizi ve altın sarısı kumsalıyla ünlüdür. Doğal bir kanyonun ağzında yer alan Kaputaş, Akdeniz’in en güzel plajlarından biridir.
Patara Plajı: Türkiye’nin en uzun kumsallarından biri olan Patara Plajı, aynı zamanda caretta caretta kaplumbağalarının yuvalama alanıdır. Doğal güzellikleri ve tarihi kalıntılarıyla dikkat çeker.

14. Datça Yarımadası

Datça Yarımadası, Ege ve Akdeniz’in birleştiği noktada yer alan, doğası ve sakinliğiyle büyüleyici bir tatil destinasyonudur. 235 kilometrelik kıyı şeridiyle masmavi koylar, zeytin ağaçları ve yemyeşil ormanların bir arada olduğu eşsiz bir güzellik sunar.Datça otelleride hem doğa severlerin hem de huzurlu bir tatil arayanların rotasına eklediğin konaklama alanlarından biridir. Buraya gittiğinizde görmeniz gereken en önemli noktalar şu şekildedir:

Palamutbükü: Datça’nın en popüler koylarından biri olan Palamutbükü, turkuaz denizi ve berrak sularıyla ünlüdür. Hem yüzme hem de güneşlenmek için ideal bir plajdır.
Ovabükü ve Hayıtbükü: Datça’nın diğer ünlü koyları olan bu bölgeler, sakinliği ve doğal yapısıyla huzur dolu bir atmosfer sunar. Özellikle aileler için uygundur.
Knidos Antik Kenti: Datça Yarımadası’nın ucunda yer alan bu antik kent, tarihi ve doğayı bir arada sunar. Knidos, tarihte önemli bir ticaret merkezi olarak bilinir ve ünlü Afrodit Tapınağı burada bulunur.

15. Rize

Karadeniz Bölgesi’nin doğusunda yer alan Rize, yemyeşil doğası, dağları, yaylaları ve çay tarlalarıyla ünlü bir ildir. Türkiye’nin çay üretiminin merkezlerinden biri olan Rize, aynı zamanda eşsiz manzaraları, sıcak misafirperverliği ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çeker.Rize’de gezilecek yerlerşöyledir:

Ayder Yaylası: Rize’nin en bilinen yaylalarından biri olan Ayder, doğal güzellikleri, termal suları ve etkileyici manzaralarıyla ziyaretçilerini büyüler. Çam ağaçlarıyla kaplı bu yayla, dağcılık ve doğa yürüyüşleri yapmak isteyenler için mükemmel bir noktadır.
Rize Kalesi: Şehri yüksek bir noktadan görebileceğiniz bu kale, tarihi bir yapıdır ve Rize’nin geçmişine dair izler sunar.
Fırtına Vadisi: Fırtına Deresi’nin oluşturduğu bu vadi, doğa yürüyüşleri ve rafting gibi doğa sporları için ideal bir alandır. Vadideki ahşap köprüler ve köyler, bölgenin geleneksel mimarisini yansıtır.
Zilkale: Fırtına Vadisi’nde yer alan bu kaleden hem doğanın hem de tarihin tadını çıkarabilirsiniz. Kaleden görülen manzara oldukça etkileyicidir.

16. Hasankeyf

Hasankeyf; Batman ilinde, Dicle Nehri kıyısında yer alan ve 12 bin yıllık geçmişiyle tarihin en eski yerleşim yerlerinden biri olarak bilinir. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Hasankeyf, hem doğal güzellikleri hem de tarihi yapılarıyla dikkat çeker. Ancak Ilısu Barajı projesi kapsamında büyük bir bölümü sular altında kalmıştır. Buna rağmen tarihi eserlerin bir kısmı taşınarak koruma altına alınmıştır ve bölge hâlâ önemli bir turistik cazibe merkezi olmaya devam etmektedir.

17. Bozcaada

Bozcaada, Çanakkale iline bağlı, Ege Denizi’nde yer alan ve Türkiye’nin üçüncü büyük adası olan büyüleyici bir destinasyondur. Tarihi, doğal güzellikleri ve şarapçılığıyla ünlü olan Bozcaada, taş evleri, dar sokakları ve dingin atmosferiyle hem huzur hem de keyifli bir tatil sunar. Çanakkale’de gezilecek yerlerden olan Bozcaada’ya gittiğinizde Ayazma plajı ve Akvaryum koyunu mutlaka görmelisiniz. Ayrıca adanın batısında yer alan rüzgar gülleri hem manzarası hem de gün batımı sırasında sunduğu büyüleyici atmosferle ziyaretçilerin en çok tercih ettiği yerlerden biridir.

18. İzmir

İzmir, Türkiye’nin batısında, Ege Denizi kıyısında yer alan ve binlerce yıllık tarihi ile modern yaşamın harmanlandığı bir şehirdir. Ege’nin incisi olarak anılan şehir, zengin kültürel mirası, dinamik atmosferi, lezzetli mutfağı ve eşsiz doğasıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Ayrıcaİzmir otelleride konforlu konaklama alternatifleri olan seçenekler sunar. Gezilecek yerler şöyledir:

Kadifekale: İzmir’in tarihi tepelerinden biri olan Kadifekale, Helenistik dönemde inşa edilmiştir. Buradan İzmir Körfezi’nin panoramik manzarasını seyredebilirsiniz.
Agora: İzmir şehir merkezinde yer alan bu antik pazar yeri, Roma dönemine ait bir ticaret merkezi olarak önemli bir tarihe sahiptir.
İzmir Körfezi: Sahil boyunca uzanan yürüyüş yolları, deniz manzarası eşliğinde keyifli vakit geçirmek için idealdir. Konak Meydanı’ndan Kordon’a kadar birçok farklı noktada denizin tadını çıkarabilirsiniz.
Karagöl Tabiat Parkı: İzmir’in kuzeyinde yer alan bu doğal park, doğayla baş başa kalmak isteyenler için mükemmel bir kaçış noktasıdır.
Çeşme ve Alaçatı: İzmir’in batısında yer alan bu tatil beldeleri, masmavi denizi, beyaz badanalı taş evleri ve rüzgar sörfü olanaklarıyla ünlüdür.
Kemeraltı Çarşısı: İzmir’in tarihi çarşısı, alışveriş ve sokak lezzetleri için ideal bir yerdir. Burada, Ege’nin yerel ürünlerinden hediyelik eşyalar bulabilirsiniz.
Tarihi Asansör: İzmir’in Karataş semtinde yer alan bu yapı, bir zamanlar şehrin farklı kotlardaki bölgeleri arasındaki ulaşımı kolaylaştırmak için inşa edilmiştir. Bugün ise harika bir İzmir manzarası sunar.